Medrese Davutpaşa Kullanıcılarından Dr. Resul Yüksel, Felsefe Alanında Tezini Tamamladı

Dr. Resul Yüksel, Medrese Davutpaşa’nın tarihî atmosferinde Kant’ın zaman ve mekan anlayışını çağdaş bilimlerle ele aldığı doktora tezini tamamladı. Bu çalışma tarihî ve modern akademik düşüncenin buluştuğu önemli bir eser olarak dikkat çekiyor.

İstanbul Medeniyet Üniversitesi Felsefe Anabilim Dalı’nda hazırladığı “Kant’ın Zaman ve Mekân Görülerinin Çağdaş Dönemdeki Dönüşümleri” başlıklı doktora teziyle dikkat çeken Dr. Resul Yüksel, Kant’ın zaman ve mekan anlayışını modern bilimlerin ışığında yeniden yorumladı. Bu kapsamlı çalışmasını, Fatih Belediyesi tarafından restore edilerek akademik çalışmalara tahsis edilen Medrese Davutpaşa’nın tarihî atmosferinde gerçekleştiren Dr. Yüksel, mekanın sunduğu imkânların akademik üretkenliğine büyük katkı sağladığını belirtti.

2020 yılında başladığı doktora sürecini 2024 yılının sonlarında tamamlayan Dr. Yüksel, tez çalışmasında 17. yüzyılın fizik ve matematik bilimlerini metafiziksel bir temele oturtan Kant’ın zaman ve mekan kuramını 20. yüzyılda dil, madde ve zihne yönelik ortaya çıkan yeni bilimsel çalışmalar ışığında yeniden ele aldı. Bu süreçte çağdaş fizik, psikoloji, biyoloji ve nöroloji araştırmalarının Kant’ın zaman ve mekan anlayışına etkilerini ve bu etkilerin yarattığı dönüşümleri inceledi. Ayrıca, Kantçı sistemin modern bilimle karşılaştığı zorlukları da analiz etti.

Dr. Yüksel, tezinin önsözünde Medrese Davutpaşa’nın kendisine sunduğu zengin entelektüel ve fiziksel imkanlara duyduğu şükranı ifade etti. Üç kişilik çalışma odaları, yüksek hızlı internet bağlantısı, gelişmiş bilgisayar altyapısı ve sunulan ikramlar sayesinde bu zorlu süreçte önemli bir destek bulduğunu belirtti. Medrese Davutpaşa’nın tarihî dokusu ve derin manevi atmosferinin akademik üretkenliğine ilham kaynağı olduğunu vurgulayan Dr. Yüksel, bu mekanın klasik Türk-Osmanlı ilmini çağdaş bilimsel çalışmalarla bütünleştiren bir köprü işlevi gördüğünü ifade etti.

Halihazırda çalışmalarını Medrese Davutpaşa’da sürdüren Dr. Yüksel, Bilim Felsefesi, Çağdaş Felsefe ve Din Felsefesi alanlarında araştırmalarına devam ediyor. Türk felsefe ve bilim akademisine kaleme aldığı makaleler ve yaptığı araştırmalarla katkı sunmayı hedefleyen Dr. Yüksel, birçok akademik çalışmanın tohumlarını yine bu tarihî mekanda atmayı planlıyor. Medrese Davutpaşa’nın araştırmacıların ve lisansüstü öğrencilerin kullanımına açılmasını önemli bir imkan olarak değerlendiren Dr. Yüksel, bu fırsatı sağlayan Fatih Belediyesi’ne teşekkürlerini iletti.

Fatih Belediyesi’nin özenle restore ederek yeniden hayata kazandırdığı Medrese Davutpaşa geçmişin izleriyle modern akademik ihtiyaçları bir araya getiren bir merkez olarak hizmet vermeye devam ediyor. Yüksek lisans ve doktora öğrencilerine, akademisyenlere ve araştırmacılara odaklanmış verimli bir çalışma ortamı sunan bu yapı, akademik hayata katkı sağlayan bir cazibe merkezi olarak öne çıkıyor.

Medrese Davutpaşa sadece bir çalışma merkezi olmanın ötesine geçerek akademik etkinliklerin, atölyelerin ve söyleşilerin düzenlendiği bir buluşma noktası haline geliyor. Yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin yanı sıra alanında uzman akademisyenlerin de katılacağı bu etkinlikler farklı disiplinlerden araştırmacıların bir araya gelip bilgi ve deneyim paylaşımında bulunmalarını teşvik ediyor. Söyleşiler, eğitimler ve atölyeler aracılığıyla öğrenciler teorik bilgilerini pratikle buluşturma fırsatı yakalıyor; böylece akademik bilgi üretimi daha geniş kitlelere ulaşma imkanı buluyor.

Medrese Davutpaşa akademik çalışmaların merkezi olma yolunda ilerlerken tarihî yapının mimari dokusunu da koruyarak kültürel mirasın yaşatılmasına önemli katkılar sunuyor. Fatih Belediyesi’nin akademik dünyaya ve kültürel mirasa gösterdiği bu özen Medrese Davutpaşa’nın modern akademik çalışmaların merkezi haline getirilmesiyle bir kez daha kanıtlanıyor.

Dr. Resul Yüksel’in çalışması tarihî mekanların bilim ve felsefeyle buluşturulmasının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Medrese Davutpaşa’nın sunduğu imkanlar sayesinde geçmişin ilim yuvaları günümüzün akademik üretim merkezleri olarak yeniden hayat buluyor.