Medrese Davutpaşa'da Sinema ve Sosyoloji Buluşması: “Yeniden Sinema Salonları”

Atifet Keleşoğlu, Medrese Davutpaşa-Akademi Buluşmaları kapsamında düzenlenen söyleşide, sinema ve sosyolojiyi bir araya getirerek Türkiye’de film küratörlüğü ve sanat sineması seyirciliğini Pera Film ve İstanbul Modern Sinema örnekleri üzerinden değerlendirdi.

Medrese Davutpaşa-Akademi Buluşmaları çerçevesinde gerçekleştirilen “Sinema Mekân İnsan: Pera Film ve İstanbul Modern Sinema” başlıklı söyleşide, Atifet Keleşoğlu sinema ve sosyoloji disiplinlerini bir araya getirerek kapsamlı bir analiz sundu. Keleşoğlu, günümüzün dijital görüntü bombardımanına rağmen sinema salonlarının deneyimini vurgulayarak izleyicilere “yine, yeni, yeniden” sinema salonlarına dönme çağrısında bulundu.

Keleşoğlu, Türkiye’de film küratörlüğü ve sanat sineması seyirciliği konularının akademik yazında yeterince tartışılmadığını belirterek bu eksikliği Pera Film ve İstanbul Modern Sinema örnekleri üzerinden ele aldı. Özellikle 1960’ların Sinema Kulübü ve Sinematek yapılarından esinlenerek sanat evleri, galeriler ve müzelerin alternatif film gösterim mekanları olarak nasıl konumlandığını inceledi. Bu bağlamda 2000’li yıllardan itibaren düzenli sinema gösterim programları başlatan Pera Müzesi ve İstanbul Modern Sanat Müzesi’nin öncü rollerine dikkat çekti.

Söyleşide sinema filmlerinin gösterildiği mekanların bu gösterimleri düzenleyenlerin ve izleyicilerin kimliklerinin sosyo-kültürel, sosyo-ekonomik ve sosyo-politik düzlemlerde hangi anlamlara geldiği tartışıldı. Keleşoğlu, alternatif film dağıtım ve gösterim mekanları olarak değerlendirilen özel müzelerin sinema faaliyetlerinin toplumsal yapının katmanları arasındaki ilişkilerin anlaşılmasında önemli birer kilometre taşı olduğunu vurguladı.

Atifet Keleşoğlu’nun “Türkiye’de Film Küratörlüğü ve Sanat Sineması Seyirciliği: Pera Film ve İstanbul Modern Sinema Örneği” başlıklı kitabı bu tartışmaların derinlemesine incelendiği bir kaynak olarak öne çıkıyor. Kitap sinema sanatının barındırdığı tarihi, sosyolojik, antropolojik, ekonomik, politik ve kültürel potansiyeli açığa çıkarmayı hedefliyor.

Söyleşi değişen sinema ekolojisinin etkilerini ve bu dönüşümün gelecekte sinema salonları ile izleyici arasındaki ilişkiyi nasıl şekillendirebileceğini ele alan yorumlarla sona erdi. Katılımcılar sinema salonlarının toplumsal ve kültürel bağlamdaki önemini yeniden düşünme fırsatı buldu.